28 Nisan 2025
Boşanma sürecinde en hassas konuların başında velayet davaları gelir. Çocukların geleceğini doğrudan etkileyen bu davalar, anne ve babanın haklarını, çocuğun üstün yararını gözeterek değerlendirilir. İzmir Avukat Deniz Kekik, velayet davalarında müvekkillerine hukuki destek sağlayarak sürecin en sağlıklı şekilde ilerlemesini amaçlamaktadır.
Velayet Davası Nedir?
Velayet davası, boşanma veya ayrılık sonrasında çocuğun kimin yanında kalacağına karar verilmesi için açılan davadır. Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuğun menfaati her şeyin önünde tutulur ve mahkeme, karar verirken çocuğun fiziksel, psikolojik ve sosyal gelişimini göz önünde bulundurur.
Hangi Durumlarda Velayet Davası Açılır?
- Boşanma Sürecinde Velayet: Eşler arasında boşanma sürecinde çocuğun kimin yanında kalacağı konusunda anlaşmazlık yaşanırsa, velayet davası açılabilir.
- Velayetin Değiştirilmesi: Daha önce verilmiş bir velayet kararının çocuğun menfaatine aykırı hale gelmesi durumunda, velayetin değiştirilmesi için yeni bir dava açılabilir.
- Ebeveynlerden Birinin Hayat Koşullarının Değişmesi: Çocuğun kaldığı ebeveynin, sağlık, ekonomik veya psikolojik sorunlar yaşaması halinde velayet hakkı yeniden değerlendirilir.
Velayet Davalarında Mahkeme Hangi Kriterleri Dikkate Alır?
Velayet davalarında mahkeme, çocuğun hangi ebeveynin yanında daha iyi koşullarda yaşayacağını belirlemek için çeşitli faktörleri inceler.
Çocuğun Üstün Yararı İlkesi
Mahkeme, karar verirken çocuğun maddi ve manevi refahını ön planda tutar. Çocuğun sağlık durumu, eğitimi, sosyal çevresi gibi faktörler, velayet kararını doğrudan etkiler.
Ebeveynlerin Maddi ve Manevi Durumu
Mahkeme, ebeveynlerin gelir düzeyini ve çocuğa sunabileceği yaşam standartlarını inceler. Ancak sadece maddi durum değil, ebeveynin çocuğa gösterdiği ilgi ve şefkat de karar sürecinde belirleyici olur.
Çocuğun Görüşü Önemli Midir?
Türk Medeni Kanunu’na göre, çocuğun yaşı ve olgunluk düzeyi uygunsa, mahkeme çocuğun da fikrini alabilir. 8-10 yaşından büyük çocuklar, velayet konusunda hangi ebeveynle yaşamak istediklerini belirtebilir. Ancak çocuğun beyanı tek başına yeterli değildir; uzmanlar ve bilirkişiler çocuğun psikolojik durumu hakkında rapor hazırlayarak mahkemeye sunar.
Velayet Davasında Süreç Nasıl İşler?
Velayet davası, boşanma davası ile birlikte ya da boşanma sonrası ayrı bir dava olarak açılabilir.
1. Dava Açma Süreci
Ebeveynlerden biri, çocuğun velayetini talep ederek aile mahkemesinde dava açar. Mahkeme, çocuğun en iyi şekilde yetişmesi için ebeveynler arasında kıyaslama yaparak karar verir.
2. Bilirkişi Raporu ve Pedagog İncelemesi
Mahkeme, uzman bir pedagog veya sosyal hizmet uzmanı eşliğinde çocuğun hangi ebeveynle kalmasının uygun olacağına dair bilirkişi raporu talep edebilir. Bu rapor, mahkeme kararında büyük rol oynar.
3. Geçici Velayet Kararı
Boşanma süreci devam ederken, mahkeme çocuğun geçici olarak kimin yanında kalacağına karar verir. Geçici velayet, çocuğun dava sonuçlanana kadar belirlenen ebeveynin yanında yaşamasını sağlar.
4. Karar ve İtiraz Süreci
Mahkeme, tüm delilleri inceledikten sonra velayete dair nihai kararını verir. Taraflardan biri bu karara itiraz ederse, istinaf mahkemesine başvurarak yeniden değerlendirme talep edebilir.
Velayet davaları, ebeveynlerin duygusal olarak en çok zorlandıkları süreçlerden biridir. Bu süreçte, çocuğun psikolojisini koruyarak hareket etmek ve hukuki adımları dikkatle takip etmek büyük önem taşır. İzmir Avukat Deniz Kekik, velayet davalarında müvekkillerine detaylı hukuki destek sağlayarak en iyi sonucun alınması için çalışmaktadır.
